top of page

Duyguları Anlamlandırmakta Neden Zorlanırız?

Güncelleme tarihi: 6 gün önce




Hiç kendinize, “Şu an ne hissediyorum?” diye sordunuz mu?


Bu soruyu yanıtlamak düşündüğümüzden daha zor olabilir. Bazen içimizde koca bir duygu seli dolaşırken, onu tanımlamak oldukça güçleşir. Belki öfkelisinizdir ama altında yatan his kırgınlıktır; ya da üzgünsünüzdür, ancak bu üzüntünün temelinde hayal kırıklığı vardır...

Duygular karmaşıktır ve bu yüzden onları anlamlandırmak her zaman kolay olmayabilir. Oysa duygular, bize kendimiz hakkında pekçok ipucu verir.


Gelin bu yazıda, duygularımızı tanımakta neden zorlandığımızı ve bu konuda neler yapabileceğimizi anlamaya dair küçük bir keşfe çıkalım.



Duygularımızı Anlamakta Neden Zorlanıyoruz?


  1. Çocukluktan Gelen Alışkanlıklar

Birçok insan, duygularını bastırarak büyür. "Ağlama, güçlü ol" ya da "Bunda üzülecek ne var şimdi?" gibi cümleleri çocukluk dönemimizde çoğumuz duymuşuzdur. Bu tarz ifadeler, zamanla duygularımızı görmezden gelmeyi öğrenmemize sebep olur. Bu da yetişkinlikte hislerimizi tanımamızı zorlaştırır.


  1. Duygulara Yönelik önyargılar

Zaman içinde öğrendiğimiz bazı inançlar, duygularımızla sağlıklı bir ilişki kurmamızı engelleyebilir.

“Duygusallık zayıflıktır”, "Her zaman dimdik ayakta durmalıyım" gibi kalıplar, zamanla içselleşerek duygulara karşı direnç geliştirmemize sebep olabilir. Oysa duyguları hissetmek, ve bize fısıldadıkları ihtiyaçlarımızı giderebilmek insan olmanın bir parçasıdır.


  1. Duygu Yoğunluğu

Bazı duygular o kadar yoğun gelir ki, onları anlamaya çalışmak yerine bastırmak daha kolay bir seçenek gibi görünebilir. Kaygı, suçluluk, öfke gibi duygularla yüzleşmek cesaret ister. Bazen sadece bu yoğunluğu taşımamak için hislerimizi görmezden geliriz; ancak bastırdığımız her duygu içimizde birikir.


  1. Duyguları İfade Etmede Kelime Yetersizliği

Duygularımızı anlatmak için doğru kelimeleri bulmak da her zaman kolay olmayabilir. "İyiyim" ya da "kötüyüm" demek, çoğu zaman duygularımızı yeterince yansıtmaz. Duygusal kelime dağarcığımızı genişletmek, iç dünyamıza ayna tutmanın ilk adımıdır. “Hayal kırıklığı”, “kırgınlık”,, “coşku” gibi duyguları anlamlandırabilmek için öncelikle kelimelere aşina olmalıyız.



Ne Yapabiliriz?


  • Farkındalık Geliştirin: Gün içinde birkaç dakika ayırıp, kendinize "Şu an ne hissediyorum?" diye sorun. Duygularınızı yargılamayın, sadece gözlemleyin. Duygunuzu gördükten sonra, bu duyguyu hissetmenizin altında yatan sebepleri anlamaya çalışın.

  • Yazıya Dökün: Hissettiklerinizi yazarak ifade etmek, duyguyu anlamanızı kolaylaştırır.

  • Destek Alın: Bazen duygularımızı tek başımıza anlamlandırmakta zorlanabiliriz. Duyguları tanıma ve yönetme sürecinde bir uzmandan destek almak, içsel dönüşüm sürecini kolaylaştırır.


Duyguları tanıma süreci, zorlayıcı olabileceği kadar özgürleştiricidir de. Bu yolculukta kendinize alan tanıyın, sabırlı olun. Her duygu, size sizinle ilgili bir şey anlatmak ister ve anlamlandırdığınız her duygu, sizi kendinize biraz daha yaklaştırır. Kulak vermeye ne dersiniz?

 
 
 

Comments


bottom of page